Psikolojik savaşla ilgili görüşlere, daha önce yapılan “Psikolojik Savaş Üzerine Düşünceler”, “Özel Savaş” ve “21.yy’ın Sömürgeciliği Toplum Kırım” adlı çalışmalarda yer verilmişti. Ancak bahsi geçen çalışmalarda; psikolojik savaş, bugünde geçerliliğini koruyan belirleme ile bunları destekleyen olay ve olgularla birlikte, daha çok o günün koşullarında ele alınmış ve güncel olan ihtiyaçlara yanıt verilmeye çalışılmıştı. Ancak koşullar değişmekte ve buna bağlı olarakta, psikolojik savaş, özü değişmemekle birlikte; farklı araçlar devreye konularak kendi içerisinde derinleştirilmekte ve yöntem çeşitliliğine ulaştıralabilmektedir. Bugün yaşanmakta olan adına “Ortadoğu Savaşı”da denilen “Üçüncü Dünya Savaşı” ve TC devleti tarafından yürütülmekte olan “Özel Savaş” gerçekliği de bunu göstermektedir.
Dikkat edilirse bugün gerek Üçüncü Dünya Savaşı gerekse de Kürdistan’da ve Türkiye’de yürütülen Özel Savaş, ağırlıklı olarak Psikolojik savaş üzerine kurulu olarak yürütülmektedir. Denilebilir ki, bu savaşların % 90’lık oranını psikolojik savaş oluşturmaktadır. Kullanılan ağır, teknik, yıkım gücü yüksek olan silahlar, bombalar vb. hep psikolojik savaşın hizmetine sunulmuş bulunmaktadır. Öyle ki, psikolojik savaş olmadan tüm bu savaş araç-gereçleri neredeyse işlevsizleşecekmiş gibi bir algıya sahip hale gelinmiş bulunmaktadır.
Onun içindir ki, gerek “Ortadoğu Savaşı”nı gerekse de Kürdistan ve Türkiye’de “Özel Savaşı” yürüten güçler planlamalarını yaparlarken, psikolojik savaşın temel araçlarının kullanımına da yer vermektedirler ve bunlar olmadan hiçbir şekilde hareket etmemektedirler.
Full Screen